yeniden baÅŸlamak
suya sabuna dokunmayanı
şiir diye yazıyorum..
diyerek
kendimle dövüÅŸürken
çırpınırken içine düÅŸtüÄŸüm suda
aralıyor bahçe kapısını ölüm
her adımda eksiliyor soluk
düÅŸüyor kale direniyor yorum
böyle olmayacak başından belliydi
iÅŸin kolayına kaçıyorum
iÅŸin kolayına kaçıyorum
ilk gelen: ‘yarım kalan iÅŸler var daha..’
sonraki: ‘hiç ölmeyecekmiÅŸ gibi
dünya için..’
daha sonraki: ‘ölen hayvan imiÅŸ
aşıklar ölmez..’
işte aradığım buydu diyorum
leb gelince leblebi geliyor
önüme gelenle tokalaşıp
yeniden başlıyorum
/ÅŸüpheci yanım, öylesine namussuz
kütük gibi duruyor ÅŸuramda:
..aradığın bu muydu usta?
yeniden başlıyorum
başlıyorum başlamasına da
nasıl oluyorsa oluyor
filanca hastanesinde bu kentin
falanca’nın yeni doÄŸmuÅŸ çocuÄŸu
feÅŸmekân’ın çocuÄŸu ile yer deÄŸiÅŸiyor
nedense ben biliyorum bunu
çocuklar bilmeden büyüyecek
bunda nöbetçi hemÅŸirenin
doÄŸum doktorunun suçu yok
bu faili meçhul bilinmeyecek
bu faili meçhul bilinmeyecek
diyelim bir yanlışlıktır olmuş
ikisi de büyür kimle büyümedi ki
biri şair olur bakarsın
diÄŸeri okur belli mi olur
kapatalım bu tatsız konuyu
kapatalım bu tatsız konuyu
işimize bakalım
iÅŸim de, [sevsinler!]:
zimmete geçirdiÄŸim ÅŸairce duyarlığın
baÅŸkalarına kapalı olan o yasak bölgesi..
hadi onu da bir yana atalım
kim bilebilir: yaÅŸam dediÄŸin
belki de içimizde uzakça bir yerde
hesapta olmayan bir şeylerin karşımıza
çıkıvermesi[dir]
içimizde uzakça bir yer’:
otel odalarında duvarların sana baktığı
senin duvarlarda yaşadığın bozgun
hesapta olmayan:
güneÅŸte kendini ele veren örümcek aÄŸlarının
karanlıkta yüzümüze dokunan serinliÄŸi
karşımıza çıkıvermesi:
sümüÄŸünü çekerek çarşı ortasında aÄŸlayan
annesinin kaybettiÄŸi rum çocuÄŸunun
​
​